Almanya ve Norveç’ten bilim kişilerinden oluşan ekip, yeterli bir pop müziğinin ardındaki sırrı anlamak için 1958 ile 1991 yılları arasındaki ABD Billboard Hot 100 listesine girmiş 745 müziğin 80.000 akorunu inceledi.
Bilim kişilerin çalışması, bir müzik dinlerken, dinleyicinin dinlediği sesler konusunda beklentiye girdiğini belirledi. Araştırmacılar, bu yaklaşıma dayanarak meçhullüğü ve sürpriz akorları ölçmek için bir bilgisayar modeli geliştirdiler.
Max Planck İnsan Bilişsel ve Dimağ Bilimleri Enstitüsü’nde doktora mekteplisi olan ve pop müzikleri üzerindeki çalışmaya dair makalenin de müelliflerinden olan Vincent Cheung, “ Keyifli bulduğumuz müzikler, daha sonra hangi akorun geleceğini kestirim ettiğimiz müzikler ve varsayım edemeyeceğimiz müzikler arasında âlâ bir istikrar sağlayan müziklerdir” dedi.
Araştırmacılar, araştırma sırasında müzikleri iştirakçilere dinlettiler. Daha sonra fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme(fMRI) olarak bilinen bir teknik kullanarak müzik dinleyen iştirakçilerin dimağ aktivitesine bakıldı.
Bilim kişileri, iştirakçilerin dimağ aktivitesinin müzik dinlerken üç kesimde (amigdala, hipokampus ve işitsel korteks) arttığını gözlemlediler. Araştırmacılar, bu ortamların sırasıyla hisleri, öğrenmeyi, hafızanın ve sesin işlenmesini sağladığını açıkladılar.
Düzgün pop müzikleri ile ilgili çalışmaya dair makale, Cell Press mecmuasında yayınlandı. Yayınlanan makalede, rastgele bir müziğin dinlenmesi sırasında beklentiler yaratılarak ve beklentiler çözülerek haz duyulduğu yazıldı.
Bilim kişilerinin 745 pop müziği üzerinde yaptığı çalışma, yeterli bir müziğin belirsizlik ve sürprizin yanlışsız kombinasyonundan geldiğini ortaya çıkarmış oldu. Pop müzik araştırmasını gerçekleştiren bilim kişileri, araştırmanın bulgularına dayanarak, daha çokça çalışma ile dans ve sinema üzere gayrı sanat yerlerinde da kişilerin beklentilerini keşfedebileceklerini düşünüyorlar.
Araştırmacılardan Vincent Cheung, “Bilgisayarla modellemeyi ve dimağ görüntülemeyi birleştirmekle yalnızca müzikten niye zevk aldığımızı değil, birebir devirde insan olmanın ne demek olduğunu da anlayabiliriz” dedi.
–
son dakika haberleri